Skip to content. | Skip to navigation

Personal tools

Navigation

You are here: Home / 2023 / (Turkish) İSRAİL BARBAR BİR DEVLETTİR!

(Turkish) İSRAİL BARBAR BİR DEVLETTİR!

BP NK-T, Kasım 2023

 

2007 yılı Haziran ayından bu yana, Gazze Şeridi Hamas, Batı Şeria da El Fetih’in kontrolü altındadır. İsrail’in Gazze Şeridi ’ne uyguladığı abluka sonucu, açık hava hapishanesini andıran Gazze Şeridin’de 2,4 milyon Filistinli yaşıyor. Siyonist İsrail devleti, yurtlarından ettiği, yurtlarını işgal ettiği, yurtlarını açık hava hapishanesine dönüştürdüğü Filistinlilere yönelik olarak sürdürdüğü barbarlıkta kural, sınır tanımıyor.

İsrail terörist bir devlettir. İsrail, şiddeti bizzat kendisi örgütlemekte ve Filistinlilere karşı yaygın bir şekilde uygulamaktadır. Siyonistlerin elinde şiddeti sistemli olarak uygulayan polis, ordu, istihbarat örgütleri, yargı, bürokrasi, hapishaneler vb. gibi kurumlar vardır. Andaki durumda siyonist devlet, şiddetin en üst biçimi olan savaş yürütmekte ve Gazze halkının başına bomba yağdırmaktadır. Siyonist devletin genelde teröre ve terörizme karşı olması söz konusu değildir. Tersine terör, şiddet ve şiddetin sistemli biçimde uygulanması olarak anlaşıldığında, bugün dünyanın terörist devletlerinden birinin de İsrail olduğu çok açıktır.

Siyonist İsrail, 7 Ekim’den beri Gazze’deki Filistin halkının başına bomba yağdırıyor. İsrail uçakları, topçuları ölüm kusuyor. Hava ve kara bombardımanının bilançosu binlerce ölü, on binlerce yaralı. 75 yılı aşkın süredir İsrail işgali altındaki Filistin topraklarının “özerk” Gazze bölgesi yeniden doğrudan askeri işgal altında. Gazze halkı işgale karşı direniyor. Siyonist İsrail ordusu dişine tırnağına kadar en modern silahlarla donanmış olarak, yüksek bir ateş gücüyle saldırıyor, yakıyor, yıkıyor. Bütün Batılı emperyalist dünya, İsrail’in Gazze’yi kan gölüne çevirmesini destekliyor. Ateşkes çağrıları bile Batılı emperyalistler tarafından ret ediliyor. Gazze’de insani ateşkes çağrısı, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda yapılan oylamayla ezici çoğunlukla kabul edildi. Ateşkes çağrısına 120 üye kabul, 14 üye ise ret oyu verdi. 45 ülke ise çekimser kaldı.

Siyonist İsrail yöneticileri, Gazze’de Filistin halkına karşı yürüttükleri savaşı, “İsrail’in kendini savunma savaşı” olarak adlandırıyor. Savaşın suçlusunun Gazze’den  İsrail’e 7 Ekim’de saldırı başlatan Hamas olduğunu anlatıyorlar! Savaşın Hamas terörizmine karşı meşru müdafaa olduğunu belirtiyorlar! Siyonist devletin açıkladığı hedefe göre; Rehineleri kurtarmak, Hamas hareketini tamamen bitirip Gazze Şeridi’ndeki hâkimiyetini sona erdirmek; İsrailliler için yeni bir güvenlik yapısı inşa etmek ve Gazze Şeridi’nin sorumluluğunu başkalarına, belki Birleşmiş Milletler’e ya da diğer ülkelere vermektir. Bu hedeflere tümüyle ulaşılamazsa, Gazze Şeridi’ni yıkmak ve işgal etmek siyonistlerin hedefidir.

Batılı emperyalistlerin terörizmden ve demokrasiden ne anladıkları, kendi kontrollerinde olmayan devlet ve ulusal hareketlerdir. Emperyalistlere göre; 75 yıldır İsrail işgali altında, kendi topraklarında mülteci kamplarında uluslararası emperyalist kuruluşların sadakaları ile dilenciler gibi yaşamaya mahkûm edilmiş Filistin Arap ulusunun kendi devletini kurma talebi ve bunun için mücadelesi terörizmdir! Onlar yeri geldiğinde seçimleri demokrasinin bir gereği olarak yansıtmaktadır! Ancak Filistin halkının, bizzat emperyalist ve siyonist gözlemcilerin denetimi altında yapılan seçimlerde çoğunlukla oy verdiği, desteklediği Hamas hükümetinin tanınmaması meşrudur! İsrail’in yaptığı katliamların, uyguladığı faşizmin adı demokrasidir. Bir halkı esaret altında tutmak için yürütülen barbar savaş, “İslamcı faşizme karşı demokrasinin savunulması” olarak görülmektedir.

RTE, İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamları savaş suçu olarak değerlendiriyor! İsrail’in savaş suçları işlediği doğrudur. Ancak T.C.’nin sözcüleri, sorun başkaları olunca insanlık suçlarından bahsetmekte, aynayı kendilerine doğru tutmamaktadır. RTE, kendi devletinin yaptığı insanlık suçları ile yüzleşmeli, kabul etmeli, ondan sonra başkalarını eleştirmelidir. Ortadoğu’daki savaşı fırsata dönüştüren T.C. devleti, Güney Kürdistan ve Rojava’ya bomba yağdırmaktadır. T.C.’nin Kürt halkına karşı uyguladığı barbar savaş, siyonistlerin barbar savaşından farklı değildir.

75 yılı aşkın siyonist işgalin gösterdiği gerçek şudur: Emperyalizm koşullarında Filistin ulusal sorununu, emperyalistler çözemez. Filistin ulusal sorunu, ulusal kurtuluş mücadelesinin, özgürlük mücadelesinin, sınıfsal kurtuluş mücadelesinin bir parçasıdır. Filistin ulusal sorunu bu mücadeleye bağlı olarak ele alınmak zorundadır.

Bütün ulus ve milliyetlerden halkların eşit haklarla yan yana yaşadığı, herhangi bir milliyete özel bir imtiyaz tanınmadığı bir toplum, ancak sömürünün ortadan kaldırıldığı, işçilerin-emekçilerin egemen olduğu sosyalizmle mümkündür. Filistin’de de gerçek çözüm sosyalizmdedir!

İsrail, Ortadoğu’da emperyalizmin en başta da ABD emperyalizminin güdümünde bir saldırı üssüdür. Siyonist devletin saldırıları en başta Filistinliler olmak üzere tüm halklara karşı saldırılardır. Gazze Şeridi’nin Hamas’ın kontrolüne geçmesiyle birlikte sürekli olarak Siyonist devletin saldırılarına maruz kaldı.

Hamas, işgalci siyonist İsrail devletine karşı yıllardır bir mücadele yürütmektedir. Fakat, aynı zamanda bizzat Hamas da terör eylemlerine başvurmaktadır. Terör eylemleri denince akla ilk gelen şey, asker-sivil, suçlu-suçsuz ayrımı yapmadan, sivil hedefleri de vuran eylemlerdir. Sivil hedefler daha kolay olduğu için, öncelikle ve özellikle sivil hedefler vurulmakta ve sivilleri vurma üzerinden İsrail’e baskı yapıldığı sanılmakta, İsrail’i dize getirmek adına tüm İsrailliler hedef alınmaktadır.

Hamas’ın işgalci İsrail devletine karşı mücadelesinin demokratik bir yönü var. İşgale karşı demokratik bir yönün olması, Hamas’ı bir bütün olarak desteklediğimiz sonucu çıkarılmamalıdır. Hamas, faşist, radikal İslamcı bir terör örgütüdür. Hamas, Siyonizm’e karşı mücadele adı altında Yahudi düşmanlığı yapmaktadır. İsrail zulmüne karşı bizim dayanışmamız Filistin halkı iledir.

Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e karşı başlattığı saldırıda terör eylemlerine başvurduğu ve savaş suçları işlediği çok nettir. İsrail’in güneyinde Gazze sınırına yakın bir bölgede yer alan bir çölde düzenlenen Supernova festivali, Hamas’ın ilk hedeflerinden biri oldu. Hamas, asker sivil ayrımı yapmadan yüzlerce insanı öldürdü, kesin olarak bilinmeyen sayıda insanı rehin aldı. Hamas’ın ayrımsız Yahudi olarak değerlendirdiği insanlara yönelik katliamı hangi gerekçe ile yaparsan yapsın terörist bir eylemdir. Rastgele sokaklarda vurulan siviller, bir müzik festivalinde kaçırılanlar, Gazze’de teşhir edilen rehinelerin görüntülerinin sosyal medyada yayınlanması, rehin İsrail askerlerinin çıplak görüntülerinin sosyal medyaya servis edilmesi, rehineleri öldürme tehditlerinin savrulması vb. vb. barbarlıktır/savaş suçudur!

Komünistler Hamas gibi  hedefi din devleti kurmak olan, İslamcı, Yahudi düşmanı ırkçı örgütlerin savunucusu olamaz. Hamas ne kadar dinci ise, siyonist İsrail devleti de en az onun kadar dincidir. Aradaki fark, İsrail’in  işgalci olarak haksız bir savaşın, Hamas’ın ise  işgale karşı direnen bir örgüt olarak haklı bir davanın savunucusu olmasıdır.

İslami Filistin devletinin kurulması bizim hedefimiz değildir. Hamas vb. örgütlerin egemen olduğu bir Filistin devleti, Filistin işçileri-emekçileri için kurtuluş değildir. Filistin emekçileri için kurtuluş, işçi sınıfı önderliğinde özgür, birleşik, demokratik bir Filistin’dir. Filistin, süreç içerisinde sınıf mücadelesi yoluyla sosyalizme yürüyecektir. Özgür Filistin için ilk ön şart İsrail işgalinden kurtulmaktır. Bu asgari hedef varmak için işgale karşı mücadelede yer alan bütün güçlerin ittifakı gereklidir.

Kuzey Kürdistan-Türkiyeli Bolşevikler, Filistin halkının İsrail işgaline karşı haklı mücadelesinin yanındadır. Bu mücadelede desteğimiz, radikal dinci gruplara değil Filistin halkına ve komünist ve devrimci güçleredir. Bugün dünyanın her yanında halklar İsrail’in saldırısına karşı Filistin halkına desteğini haykırıyor. Bizzat İsrail’in kendi içinde İsrail’in katliamlarına karşı çıkan gösteriler yapılıyor. Bütün dünyada, Filistin halkının yalnız olmadığı şiarları haykırılıyor. Bu şiarları haykırmak ve daha da ileriye taşımak gereklidir. Kuzey Kürdistan-Türkiyeli Bolşevikler, Filistin halkı ile dayanışmasını dile getirirken aynı zamanda anti-semitizme karşı mücadele eder. Siyonist İsrail’in hunhar saldırılarına, Siyonizm’e karşı çıkmak adına yaygınlaştırılan Yahudi düşmanlığına karşı çıkar. Düşman, Yahudiler değil, siyonist İsrail’dir. Düşman Siyonist İsrail’in emperyalist destekçileridir, emperyalizmdir. Düşman ırkçılıktır, gericiliktir. Yahudi emekçiler, bütün uluslardan, dinlerden, mezheplerden emekçilerin düşmanı değil, dostudur.

SİYONİST İSRAİL GAZZE’DEN DEFOL!

DERHAL ATEŞKES İLAN EDİLMELİDİR!

KAHROLSUN SİYONİZM! KAHROLSUN  ANTİ-SEMİTİZM!

YAŞASIN ÖZGÜR, DEMOKRATİK, BİRLEŞİK FİLİSTİN!

YAŞASIN FİLİSTİN DEVRİMİ!

YAŞASIN PROLETER ENTERNASYONALİZMİ!

 

01 Kasım 2023

 

BOLŞEVİK PARTİ KUZEY KURDİSTAN-TÜRKİYE

 

Document Actions